Yumuşak güç (İngilizce: soft power`dan motamot çeviri) üzerinde etki kurma yöntemiyle bir kişi ya da topluluk üzerinde söz sahibi olma, dediğini yaptırma yeteneğidir. Ekonomik, siyasi ya da eylemsel müdahale içermemesi bağlamında kaba kuvvetten ayrılır.
Türkiye bu tanıma uyar mı?
Dünyanın pür dikkat savaş beklediği bir noktada Türkiye arabuluculuğa soyunuyor. Başarabilir mi?
Biraz uzunca olacak ama bir ufuk turu yapmada fayda var diye düşünüyorum.
Başlığa ve yukarıdaki iki soruya ufuk turundan sonra cevap verelim.
Suriye politikamızda yanlışlar yapıldı ama peşi sıra yapılan hamleler, Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı ve Barış Pınarı harekatları ile belli bir olgunluğa ulaştı, şu sıralar dondurulmuş bir kriz mevcut Suriye cephesinde. Bir anda Suriye ordusunun önemli bir bölümü yok edildi ordumuz tarafından! İngilizler “savaşların niteliği değişti, yeni bir durum var” dedi!..
Arap ülkelerinin Katar’a uyguladığı pres, Türkiye’nin gönderdiği küçük bir askeri birlikle çözüldü. Yani, sadece bayrak gösterdi Türkiye, Arap ülkeleri Katar’a uyguladığı baskıyı sonlandırdı.
Libya krizi çıktı karşımıza. Uluslararası güçlerin desteğindeki Hafter güçleri Libya’nın meşru hükümetini alaşağı etmesi beklenirken, birbiri ardına Türkiye’nin bitirici hamleleri orada da derin bir sessizlik yarattı! Yetki alanları anlaşması yaptık Libya ile. Yunanistan’ın bizi dışlayan projelerinden Amerika çekildiğini açıkladı. Fransız’ı, Rus’u, şaşkın!
Ermenistan 30 yıldır sürdürdüğü işgali sona erdirmek zorunda kaldı. Türkiye’nin etkin müdahalesi o cephede de başarılı oldu. F16’lara varıncaya kadar üst düzey bir destekle Azerbaycan topraklarını geri aldı, Ermeniler barışa zorlandı, şimdilerde her sahada yumuşama sinyalleri geliyor o cenahtan. Erivan İstanbul uçak seferlerini yakında çok daha önemli gelişmeler izleyecek.
Türkiye, 19. yüzyıla kadar Osmanlı toprağı olan Sevakin Adası için 2011 yılından beri Sudan’a destek veriyor. Sevakin Adası, 3 bin yıldır güçlü imparatorluklar için stratejik ve hayati öneme sahip liman olmasıyla biliniyor. Bana göre sırf bu gelişmeden dolayı Sudan’a askeri darbe yaptı Emperyal güçler. Belirsizlik sürüyor ama Türkiye’nin elinin buraya da değdiğini bilelim!
İHA’lar, SİHA’lar, eğitim uçağı HÜR KUŞ, yakında HÜR JET, Milli Muharip Uçak, yüzde 80’lere dayanmış milli savunma gereçlerinin üretimi vs… vs.
Birilerinin “Of aman, daha neler ki neler” dediğini duyar gibiyim! Suriye politikasının yanlışlığından başlayan eleştiriler bütün dış politikaya karşı çıkmalar durulmadan devam ediyor. Ülkenin nerdeyse yarısı hiçbir zaman yukarıdaki gelişmelere inanmıyor. Komşularla sıfır sorun yaklaşımının iflas ettiği dönemler yaşadık. Muhalefetin küçümseyen tavrı kısık sesle değil bangır bangır yukarıda saydıklarıma karşı çıkıyor, biliyorum. Benzer şekilde yapılanları abartmanın da bir mantığı yok.
Beri tarafta yapılan yanlışları mercekle büyütmek ve çok ağır eleştiriler yapmanın da kimseye bir faydası olmadığını bilelim.
Dünyanın pür dikkat izlediği bir büyük krize çözüm arıyor Türkiye!
Erdoğan geçtiğimiz günlerde Ukrayna’yı ziyaret etti. Stratejik anlaşmalar imzaladı, orada o ülkenin toprak bütünlüğüne vurgu yaptı. İHA’larımızla SİHA’larımızla orada olduğumuz kadar diplomatik sahada da varız.
Erdoğan’ın en çok görüştüğü liderler Putin ve Zelenski’dir. Bu tesadüf değildir. Rusya gibi bir dünya devinin Türkiye’nin arabulucu olmasına sıcak bakması rastgele değildir.
Türkiye’nin müdahaledeki etkinliğine çözüm halen bulunamamıştır. Sahadan bunu anlıyoruz.
Amerika Avrupa’ya asker sevk ederken, Türkiye’den tek kelime bahsetmiyor!
Bu durum bize bir şeyler hatırlatmıyor mu?
Türkiye hem Ukrayna hem Rusya ile üst düzey ilişkiler içinde. Rusya ile ticari ilişkilerimiz çok büyük ve anlamlı. İkinci Atom santral ihalesini muhtemelen Ruslar alacak. Yaklaşık olarak 20 milyar dolarlık bu yatırım o teknolojiyi tanıma, onunla haşır neşir olma fırsatı veriyor bize. Ruslar mühendisimizi eğitiyor. Ukrayna SİHA motorlarından tank motorlarına, dizel motorlardan turbojet motorlara kadar birçok yapancısı olduğumuz tekniklerle tanıştırdı bizi. Batı ülkeleri bunların hiç birine layık görmedi ülkemizi. Hatta parasını verdiğimiz F35’leri düşmanlarımıza satmaktan çekinmediler.
Bu karın ağrısının sırrı yukarıda yaptığımız ufuk turunda saklıdır!
Kim ne derse desin Türkiye bölgesel büyük bir güçtür.
Her yerde her alanda emekleyen değil ayağa kalkan bir güçtür.
İşte bu nedenle Türkiye çok önemli bir devlettir.
İşte bu nedenlerle de Rusya Ukrayna krizinde önemli bir adım atmıştır. Başarısı, çok daha büyük gelişmelere sebep olacaktır.
Selam ve dua ile…
06.02.2022