2014 yılı yerel seçimlerinde Rize Belediyesinin 10 numara projeleri arasında yer alan, ancak Rize Belediyesiyle hiçbir hukuki bağı olmayan Rize Ticaret Borsası tarafından yapımı üstlenilen, DOKA’nın parasal destek sağladığı Çay Çarşısının yapımı sürüyor.
Yaklaşık 20 milyona mal olacak olan projeye göre Çay Çarşısı içindeki bardak görüntüsündeki bina içinde sinema, müze, seyir terası, çay ve yöresel eşyaların satış alanları, 24 saat yeme içme hizmeti verecek restoran yer alacakmış.
Proje ilerleyip, bardak görüntüsündeki bina yükselmeye başlayınca, projeyle ilgili tartışmalar da alevlendi. Tartışmayı tetikleyen ana unsur, proje alanında yükselen binanın göze çarpar hale gelerek, iyice belirginleşmesi.
Zira, projede bir çay bardağı sembolü olacağı bilinse de hiç kimse maket görüntüsüne bakarak bunun dokuz-on kat yükselen bir beton bina olacağını düşünmüyordu.
Sanıldığı haliyle olsa, muhtemeldir ki, proje kimsenin dikkatini çekmeden bitmiş olacaktı.
Bardak görüntülü beton bina üstüste katlar atınca herkesin gözüne batar oldu ve böylece tartışmalar başladı.
Tartışmaların bir tarafında olanlar bardağın çayı anımsattığını öne sürerken, diğer tarafta olanlar çay filizi dururken bardağın sembol olarak seçilmesinin yanlışlığına vurgu yapıyorlar. Bu tartışma neredeyse şehri ikiye bölmüş durumda. Tartışma bu minvalde başlayıp, devam ediyor.
Oysa, bu tartışmalardan çok daha önemli olan şey kalıcı bina yapılmaması gereken bir alana on katlı bir binanın yapılmış olması.
Burada yükselen binaya baktığımızda bardak sembolü işin sadece maskesi. Anlaşılan; vaktiyle burada yüksek katlı bir bina yapılması tasarlanmış ve işin kılıfına en uygun olan şeyin de çay bardağı olduğu kararına varılmış.
Bu binanın karşısındaki kentsel dönüşümle yenilenen şehir alanında binalar en çok beş katlı olarak düşünülürken, deniz kıyısına dokuz- on katlı bir binanın dikilmesi akıl alacak gibi değil! İnsan en azından kentsel dönüşümdeki projeyi dikkate alırdı. Sormazlar mı; denize sıfır on katlı bina yapılabiliyor da neden iç kısımda beş katın üzerine izin verilmeyip nice hak sahibi yerinden oluyor?
Cumhurbaşkanımız R.T. Erdoğan her Rize ziyaretinde yatay mimariden bahsederken denizin kenarına gökdelen dikmek hangi mantığın ürünü bilmiyorum!
Kanaatimce; burada yapılan bu binaya ilk tepki koyacaklardan birisi Sayın Erdoğan olacaktır.
Rize’yi ucube bir şehir halinden çıkarmak gerekirken, denizin kıyısına böylesine bir beton yığını yapılmasına kimsenin takılmaması ve işin bardak-çay filizi noktasında tartışılması şehrin kültürel dokusuyla ilgili acıklı bir manzara.
Bir ucube viyadüğü şehrin göbeğine yerleştirmeye ses çıkarmayanların, bu binadan rahatsız olmalarını beklemek de galiba benim saflığım.
Hala bu şehirde bazı yanlış işleri görecek gözlerin olduğunu, bunlara dur diyecek olanların varolduğunu sanıyordum.!
Meğer, bu konuda çok fazla iyimsermişim..
Adnan ONAY