Böyle bir soru sorulmaz, fakat çoğu zaman genelleme yapıldığı için bu başlığı attım! Suçlu suçludur! Her kimse…
Hep söylenir, Rize’de trafik sorunu olduğu gibi, şoförlük sorunu da var diye! İşte şoförlerimiz yayaları hesaba katmadan araba kullanıyor. Yayaları kıl payı geçiyorlar gibi…
Tabii ki, bu durumdan yayalar olumsuz etkileniyor. Bunun sonucu olarak, insanlar arasında bazı tatsız diyebileceğimiz diyaloglar veya münakaşalar yaşanıyor!
Hemen peşinden, yayalarında suçu var ve yolun ortasından yürüyorlar gibi eleştiriler geliyor…
Muhakkak ki her eleştirinin ardında bir hakikat gerçeği yatar! Fakat meseleye biraz yukarıdan bakınca, işin gerçek yüzünün öyle olmadığı anlaşılıyor!
Şöyle ki, önce ŞOFÖR NEDİR? YAYA NEDİR?’ den başlayalım…
Şoför, araba kullanabilecek ehliyet alan, gözleri gören, psikolojik durumu yerinde olan, renk körü olmayan, belli başlı bir hastalığı olmayan, sarhoş olmayan, araba sürmesine engel olmayacak ve birçok maddi manevi testten geçen kişi demektir. Bunlar ve bunlara benzer birçok şart yerine gelmesi lazım ki, arabanın sırtına binebilsin. Yoksa, ileride trafik yetkililerinin kontrolünden geçemez!
Gel gelelim YAYA’ya…
Yaya olabilmek için, bir ön şart var mı? Hayır! Yani yaya, kör olabilir, topal olabilir, deli olabilir, dalgın olabilir, hasta olabilir, sakat olabilir, renk körü olabilir, psikolojik rahatsız olabilir, hatta sarhoş bile olabilir, olabilir de olabilir…
Bu tür insanların yolda yürümesinde bir yasak var mı? Yok tabii…
Fakat, şoför için yasak var! Çünkü bütün bu testlerden geçerek “ EHLİYET” almıştır, ve “GÖREV BAŞINDA” dır.
Şimdi eğri oturup doğru konuşalım… Her birimiz hem yayayız, hem şoförüz… Şimdi yaya olan bir saat sonra şoför olabiliyor…
Bir vatandaş yaya iken, kırmızı ışığı görmemesi, saydığımız sebeplerden dolayı yadırganmazken, aynı kişinin arabanın sırtına binip şoförlük yaparken kırmızı ışığı görmemesi, yadırganır ve suçlanır… Çünkü, görev başındasın. Yaya iken görev başında değilsin…
Evet Aziz Dostlar!
Yayalara pek suç bulmayalım! Ha… Haddini aşan yaya yok mu? Tabii ki vardır. Bazı yayaların haddini aşması bu realiteyi değiştirmez! Onun için, yaya gözünü bir açması gerekirse, şoförün on hatta yüz açması gerekmez mi? Çünkü, şoförün yaptığı iş hem toplumu, hem de kamuyu ilgilendiriyor.
Onun için, ey şoförler! Veya o anda hasbelkader şoförlük yapanlar! Yayalara son derece toleranslı olalım. Unutmayalım ki, bir saat sonra sen veya özürlü olan yakının yayadır!!!
Şunu da hatırlatalım ki, şimdilerde, şehrimizin yaya kaldırımlarında “kör” ler için özel düzenlemeler yapılıyor. Bu düzenleme bile, işin mahiyetini anlamak için yeterlidir diye düşünüyorum.
Bir hatırlatma da yetkililere yapmak istiyorum. Şehrimizin muhtelif yerlerinde var olan trafik ışıklarının bazıları düzensiz yanıyor. Yani yayaya yeşil yanarken, arabalara da yeşil yanabiliyor veya tersi olabiliyor. Ayrıca, ışık olması gereken bazı kavşak ve yollarda trafik ışıkları yok…
Yetkililerin (hangi kurumu ilgilendiriyorsa) bu konuya eğilmelerini rica ediyorum…
Saygılarımla…
Mehmet Emin TOPRAK