2014 Yerel Seçimleri üzerinden iki yıl geçmek üzere…
Aşağıda 2013 sonu ve 2014 yılı başlarında yazdığım üç yazımdan kısa pasajlar sundum…
Dileyen önce o yazılarımdan o bölümleri okusun…
Zaman su gibi akıyor…
O zaman ne demişsem bu zamanda da o noktadayım…
Verdiğim süre bitti…
Muhasebe yapmak zorundayım…
Sayın Kasabın geçen iki koca yılda yaptıkları ve yapamadıklarına bakmasam bu millete benim yüzüme bakmaz. Kimse kusura bakmasın…
Ne demiştim?
“Bizi, pir-u pak bir Şehrül- Emine teslim edin”
Öylemi Sayın Kasap?
Kesinlikle pir-u pak.
Hiçbir şaibesini duymadım.
Hiçbir zulmüne şahit olmadım.
Kendine çıkar sağlamadı, kanını emmedi Rize’nin…
Allah böyle davrandığı için kendisinden razı olsun…
Peki yapması gerekenleri tam olarak yaptı mı?
İşte bu noktada eksiklerini yazmam lazım.
Ki, bu noktada yapılması gereken işlerde merkezi hükümeti dahil edeceğim.
Sayın Kasap görevini tam olarak yapamadıysa buna siyasetin de kabahati vardır.
Yaşananlardan sonra çok daha becerikli bir kadro verebilirlerdi sayın Kasap’a.
Hem sonra elindeki kadronun hepsi beceriksiz değildi. Çok başarılı bulduğum insanlarda vardı…
Sürekli olarak yenilenen kadrolarla başarı yakalanamaz…
Yönetici olan zorlukları aşar ve daha başarılı bir yönetim gösterebilir…
Söz verilen 10 numara projeler eli kolu bağlı belediye başkanının başaracağı işler değildi.
Hükümetin bu devasa yatırımları desteklemesi lazımdı.
Bir gün Bursa’dan bir gün aynadan, konyadan yardım bekler duruma belediyemizi getirmemeleri lazımdı…
Tam takır bütçe ile bu işler başarılamaz. Bunu biliyoruz.
Tamam ama bu hiçbir şey yapılamaz anlamını taşımaz.
Ben olsam Rize’yi, belediyeyi iki önemli işi bilene teslim eder, bakanlıkların kapısından ayrılmazdım…
Rize ancak bu şekilde bir şeyler yapabilir…
Borcu varsa belediyenin allahına bende borçlanırdım, siyaseti yardıma mecbur ederdim….
Borçlanmadınız da ne oldu?
Madalya mı verecekler Rizeye?
Zannetmiyorum…
O zaman Sayın Kasap kalan süreyi çok iyi değerlendirmesi lazım.
Yerel seçimlerde alınan zaferin bedelini hükümetten istemesi lazım.
Bunun başka yolu yoktur…
Zaman şikayet zamanı değil, daha çok çalışmak zamanıdır…
Kimseyi üzmeden, kırmadan, dökmeden ve doğru adımlar atarak kalan zamanı değerlendirme mecburiyeti var sayın Başkanın…
Rize’nin gururu, temsil kabiliyeti yüksek, gülen yüzü sayın Başkana başarılar diliyorum.
Sevgi ve saygılarımla…
Eski Yazılarımdan alıntılar
……………………
Rize Başbakanından, kendi evladından, sıhhat ve selametinden başka hiçbir şey istemiyor.
İller arasında dengeden bahsetmiyor.
Nüfusumuzun iki kati bir ile bizim on katımız yatırıma ses çıkarmıyor.
Ama bir şey istiyor başbakandan.
Bizi emin ellere teslim et.
Bu kadar yani.
Ne para ne pul, nede olması gereken yatırımlar.
Sadece gerçek manada bir Şehrül- Emin.
Şehrül- Ağalık istemiyor Rizeli.
Gına geldi artık.
Gerçek manada bir Şehrül-Emin’e teslim et bizi, yüzde 53 değil, 73 garanti.
Ki, söz verin hava limanımızı yüzde 80 garanti.
Rizeli susamış, Rizeli başkaları gibi pusuda değil.
Rizeliyi pusu kurmaya zorlamayın.
Pusuda bekleyenlere, avuçlarını ovalayanlara fırsat vermeyin…
Bizi, pir-u pak bir Şehrül- Emine teslim edin.
Hesabını, önce vicdanına, sonra Allaha ve sonra şehre, insanına veren bir Şehrül-Emin…
Gerisi çok ama çok kolaydır.
25.11.2013
……………………………
Rizeli Şehrül- Ağalık İstemiyor!
Rizeli hesabını, önce vicdanına, sonra Allah’a ve sonra şehre, insanına veren bir Şehrül-Emine kavuşmak üzere…
Bu sevindiren haberler arasında “derdim çoktur hangisine yanayım” diyorsam bir sebebi vardır.
Bir kişi yetmez.
Sayın hocamın oluşturacağı ekip Rizeyi geleceğe taşıyacak kapasitede olması lazım.
Çünkü bu vilayet yerlere sürünecek bir vilayet değildir.
Bu vilayet çok güzel işlerle anılması lazım.
Bu çok zor bir iş değildir.
Bu sadece himmeti millet olan bir insandır. O kadar yani.
Yani şahsi çıkarını milletin çıkarının önüne almayan bir karakter…
Çok yakından tanıdığım Saygı değer hocamız Reşat Kasap Bey efendi bu vasıfları tümüyle taşıyan gerçek bir bey efendi, gerçek bir bilim adamıdır.
Kısaca şunu diyebilirim.
Profesör Reşat Kasap’la Rize kaybettiği yıllarını geri alabilir,o mesafeyi kapatabilir…
Allah Yar ve yardımcısı olsun…
27.11.2013
…………………………
O zaman bize düşen görev verilen sözleri yılmadan takip etmek. Gerçekleşmeyenleri devamlı gündem de tutmak.
İşin şakası yok. Çok önemli sözler verilmiş. Üstelik bunlar Sayın Erdoğan tarafından da halkın huzurunda onaylanmıştır.
Bunları takipte izleyeceğimiz yolu herkes görecek.
An başta hava limanı meselemizi hiç duraksamadan takip edeceğim.
Salarha tüneli, batı parkı, belediye bloklarının yenilenmesi gibi önemli yatırımları gerçekleştirmedikleri her gün beni karşılarında bulacaklar. Makul süreler tanıyabilirim ama asla işin peşini bırakmam….