Süper kupa finalinin Arabistan’da oynama fikri kulüplerimizden çıkmış.
Federasyon da bu istek doğrultusunda Arabistan’a müracaat etmiş. Ne dış işleri bakanlığı, ne Spor bakanlığı ve ne de hükümete herhangi bir bilgi verilmemiş.
Varılan mutabakatta Atatürk’le ilgili en ufak bir istek yok!
Peki ne oldu da süper kupa finali iptal edildi?
Cumhuriyetimizin 100. Yılına denk gelen bu süper kupa finali şanına yakışır şekilde düşünülmemiş, kasalarına girecek 100 milyondan fazla paranın hesabını yapanlar değerlerimizin bu maça taşınmasını unutmuşlar, kamuoyunun bu eksikliği göreceğini anlayınca da ilaveler yapmak için Arap makamlarına istekte bulunmuşlardır. Suudi yetkililer fırsat bu fırsat FİFA kurallarını öne sürerek o sloganları ve pankartları, tişörtleri kabul etmişmişler, protokolü işaret etmişlerdir.
Olay bu kadar net ve basit.
Hal böyle olunca çeşitli senaryolar devreye alınmış, kimi Atatürk düşmanı, kimi Arap düşmanı kimi hükümet karşıtı, kimde muhalefetten yana bir sürü yalan yanlış kampanya aldı yürüdü ve olay çığırından çıktı.
Sağlıksız işleyen kamuoyu bilgilendirme ve aydınlatma kanal değiştirerek memleket meselesi haline geldi.
Olayın perde arkasında Süper kupa finalini Arabistan’da oynama isteği ve temelinde para var.
Atatürk sevgisi bahane…
Çünkü Milletimizin en büyük değerlerinden biri olana Atatürk, işin başında düşünülmemiş, anlaşma, protokol imzalanmış, sonradan unutulan bu önemli ayrıntı kafalarına dank etmiş, dönüş yapmak istemişler, fakat becerememişler.
Bunun dışında yazılanlar çizilenler yapmacık davranışlar.
Koparılan fırtınada sular duruldu gibi.
Arapları olayın merkezine alan kesimler ve iki kulübümüz yöneticilerinin değerlerimize ne kadar yabancı oldukları gün gibi aşikâr oldu.
Kabahatten sıyrılmak için son dakika girişimleri çare olmadı, dünyaya beceriksizliğimiz tescil edildi.
Futbol dünyamızda yaşanan hakeme saldırı, sahadan çekme olayı ve süper kupa finalinin iptali!
Yeni Şafak yazarı Ali kemal Yazıcı güzel yazmış girizgahta. Diyor ki:
“Ve öyle bir noktaya geldik ki tabiri caizse at izi it izine karışmış. Futbol maskesi altında ülkenin birliği ve dirliği adına tehlike tribünlere doğru gidiyor.”
Umarım ders çıkarmış oluruz ve başkaca senaryolar yazmadan bu işi kapatmış oluruz.
Ankara’dan selam ve dua ile…
