HIZLI TRENDE YAVAŞ DÜŞÜNCE

1-Metin TopçuHIZLI TRENDE YAVAŞ DÜŞÜNCE
İnsan su gibi. Su gibi çünkü sudan yaratıldı. Sudan sebeplerle de kırılgan.
Kırılgan olduğu için anlamaz, duymaz, görmez.
Mekke’ye gidemeyince Mevlana’ya gittim hızlı trenle.
Yüksek hızlı tren 250 km hıza ulaşınca hanımdan tespihi istedim, Allah demeye başladım.
Düşüncelerimde bir durulma, bir yavaşlama, bir sükunet oluştu sanki.
Hemen yanımda taşıdığım kitaba göz atmaya başladım.
“İnsan gözdür, görüştür, ötesi ettir,deridir; insanın gözü neyi görürse değeri o kadardır insanın” demiş Hz Mevlana.
Hz. Mevlana’nın kısa bir hikayesine gözüm takılıyor ”Eşek sidiği birikintisi üzerindeki saman çöpüne konan sinek, kendini kaptan, saman çöpünü gemi, birikintiyi deniz sanar.
Mübarek zat “Kime ne söyliyeyim? Dünyada bir tek kulak bile yok!” demek zorunda kalmış görmeyen gözlere…
Hızlı trende düşüncelerim alabildiğine yavaşlıyor, dalıp gidiyorum.
Neyi, neden, niçin hak etmiyoruz? Fazladan istediğimiz ne var?
Neden kendimizi ifade etmede bu kadar beceriksiz oluyoruz?
Mevlana’nın dediği gibi acaba bizi duyacak bir tek kulak da mı yok.
Vilayeti için bir şeyler istemede kendimi eşek sidiği içinde, saman çöpünün üstünde koca bir gemide sanıyorum, büyük büyük okyanuslar geçiyorum bazen.
hızlıtrenTorunun Ceren dürttü beni “ dedeciğim neden bir tek ağaç yok”…
Konya Ankara 1.5 saat. Yüksek Hızlı Trenle adeta uçar gibi gidiyoruz dümdüz ovadan. Ama torunum taze beyin, fark ediyor ovanın yalnızlığını.
Ve bana yalnız olmadığımı hatırlatıyor, bir şeyler anlat diyor.
Ceren torunum“Ne kadar büyük ülkeyiz” deyince, “Aman unutma. Verecek bir tek karış toprağımız yok torunum. Çünkü bu toprakların her zerresi şehit kanları ile sulanmış.Bizim için canlarını feda etmişler. O yüzden bu kadar güvenle, bu kadar hızla gidiyoruz Ceren”im, dedim.
“Ama dede, hep dalıp gidiyorsun, bana daha güzel şeyler anlat” diye yapışıyor koluma.
“Gelince yaşıma anlayacaksın” diyorum, içimden.
Hakkari’nin hak ettiğini her kapısında şehit yatan Rizem de hak ediyor” diyorum.
Birlikse birlik, dirlikse dirlik, haksa hak, adaletse adalet, eşitlikse eşitlik. Bir tek fazlalık istemiyorum.
En ulaşılmaz illerden biri benim Rizem. Tam tamına 14.5 saatte geldim Ankara’dan.
Şirket hatası, şoför tafrası, ben anlamam.
Hızlı tren olsa 4 saatte gelecektim. Uçakla bir saatten biraz fazla zamanda evimde olacaktım.
Modern ulaşımın muhteşem imkanlarından vilayetim mahrum.
Gözler kör, kulaklar sağır.
Fiziki imkanlar düşünülüyormuş da, takip ediliyormuş da, bakılacakmış da…
Dünkü yazımda demiştim. Kendi çıkarına yakınlarının çıkarına bülbül kesilenler havaalanı konusunda ketüm, dilini yutmuşlar.
Mevlana’nın huzurunda dua ettim Allah için, duymayanlar için, görmeyenler için.
Tutarsa tutar, tutmasa Rize’de çok şeyler olacak haberiniz olsun.
Sevgi ve saygılarımla…
25 Şubat 2013 pazartesi
Metin TOPÇU
www.karadenizvira.com

HABER BİLGİLERİ
Bu haber 25 Şubat 2013, 12:19 tarihinde Köşe Yazarları, Yazar 1 kategorisinde yayınlandı.
OKUNMA
Bu Haber 405 Kez Okunmuş..
PAYLAŞ
facebook Twitter Frienfeed Twitter Google
ETİKETLER
YORUM YAZIN
Benzer Haberler
MbTasarıM
MUHLAMA KARADENİZ MUTFAĞI
Yazarlarımız
KARADENİZ VİRA FACEBOOK
Resim Galerisi
PUAN DURUMU