Milenyum çağındayız.

Ama kültürel olarak 19. yüz yılı yaşıyoruz maalesef..

Beslendiğimiz kültürel kaynağın iki önemli ayağı var.

Çatışma Kültürü-Uzlaşma Kültürü…

19. yüzyılda ve 20. yüzyılın ilk yarısında, dünyada “çatışma kültürü” hâkimdi.

Çünkü, sanayi toplumu bloklu bir yapıdaydı.

Batı bu sorunu çözdü. Uzlaşma kültürünü yarattı.

Çatışma türü sosyal ilişkilerin egemen olduğu kültürde “ya ben, ya o”, “ya biz, ya onlar”, “tek yol”culuk zihniyetleri esastır.

Uzlaşma kültüründe ise sorunlar çatışma ile değil, diyalogla, uzlaşma ile çözülmektedir.

Çatışma kültürü cepheleşmeyi, restleşmeyi, sonuçta da şiddeti içerir.

21. yüzyıla girdiğimiz bu yeni aşamada bir kimsenin hâlâ çatışma kültürüne uygun davranışlar göstermesi, bir anlamda, “çağdaş gericilik” olarak adlandırılabilir.

Kısmen alıntılar yaptığım bu bölümden sonra maksadımı yazayım…

Çünkü yukarıda verilen normlara göre ülkemizde olduğu gibi ilimizde de çatışma kültüründen beslendiğimizi müşahede ediyorum.

Müzakere aklımıza bile gelmiyor.

Birinin ak değinine diğeri kara diyor. En kötüsü fırsat kolluyor. Amaç bir an önce yok etmek…

İlimizin çok büyük bir derdi var. Ulaşım meselesi…

Kafasını kuma gömmüş insanlara sözüm yok ama il bazında önemli yerlerde olanlara birkaç söz diyeceğim.

Bu vilayetin yolunun olmadığını kaçımız biliyoruz.

Yol olması için birkaç kanaldan çıkış, başka yerlere kolay ve engelsiz ulaşmadır.

Doğru batı ekseninde tek bir yola mahkumuz…

Ovit dağı geçidi trafiğe açıldığı gün ikinci bir ulaşım kara yolu bağlantımız olacak..

Kim yapı bunu. Başbakan Recep Tayip ERDOĞAN…

Bu noktada siyasi mülahaza ileri sürebilene aşk olsun vallahi

130 yıllık derdimize dermen oldu… Yanı yolumuz yoktu en azından başlattı ve 2016 da bitecek.

Deniz var ama kullanamıyoruz. Limanımız henüz hazır hale getiriliyor. Ama Karadenizi  yolcu taşımacılığında ulaşım maksatlı kullanmak zordur, hatta imkansızdır.

Tren yolu yok.Yakın vadede böyle bir ışık da yok.

Geriye ne kalıyor

Hava yolu taşımacılığı.

Rizeyi bir anda dünya kenti yapacak çok önemli bir enstrüman…

Peki, hava limanını yapmak için bu vilayetin elitlerinin, siyasi parti başkanlarının, bürokratlarının ne yapması lazım.

Bu konuda uzlaşma kültürüne baş vurmaları lazım gelmez mi?

Bu konuda ne yapıp edip mutlaka müzakere ortamını yaratmaları gerekmez mi?

Eğer bu vilayeti bir parça düşünüyorsanız bunu denemeniz lazım.Her hal ve şartta uyumdan yana, birlik ve beraberlikten yana tavır almanız lazım.

Yok arkadaş. İlimizin bu büyük derdini dile getirmede siyasi mülahazalarımızı hem de çatışma kültüründen beslenerek ileri sürmekten, kovalamaktan geri durmuyoruz.

Önemli bir konuda uzlaşacağımıza çatışacağımız ortamlar yaratmaya çalışıyoruz.

Bu ile, bu konjonktürde bir hava limanı yapılacaksa, bunu bu hükümet, yani Ak Parti yapacaktır.

Ak Partinin başında da bu ilin bir evladı var.

Eğer bu vilayet verileri ile rakamları ile hava limanını hak etmişse ki, bütün raporlar bunu teyid etmektedir, bu yatırımın Rize’ye gelmesini Recep Tayyıp Erdoğan yapmayacak mıdır?

Bu yatırımı o yapacağına göre buradan onu üzen hareketleri yapmanın ne mantığı vardır Allah aşkına…

Koray Aydın köhnemiş zihniyetinin peşinden giderken buradan sağduyulu bir ses duydum sevindim. MHP il başkanı Koray aydının görüşü partimizi bağlamaz dedi..Çok sevindim ama ardından yine politik manevralar yapmaktan da geri durmadı. Üzüldüm.

Üzüldüm çünkü göz göre vilayetimin çıkarına birleşmeyi beceremiyoruz.

Gazetecisi, habercisi, yazarı ile, siyasetçisi ile ne yapmamız gerektiğini bilemiyoruz.

Yaptığımız haberin “bu ile ne katkısı var” diye aklımızın ucundan geçmiyor. Geçse bile, ille de çatışma kültüründen beslenerek haberi hazırlıyoruz.

Ötede beride, zaman söylediklerimden, yazdıklarımdan veya çıkan haberlerden küçük alıntılarla düzenlediğiniz haber ne kazandırır bize. Ki yayınladıktan sonra koskoca Hürriyet habere ilimizin aleyhine olacak bir ilave yaptı.

2009 da başbakan Rize’ye havaalanı olmaz demiş.

Demişte kardeşim zaman o zaman mı… 400 bin olan yolcumuz 900 bine çıkmış.

Siyasiler bu rakamları kendileri arayıp buldular mı?

Yok.Asla aramadılar. Hazıra konuyorlar.

İşte bu yüzden siyaseten de yapılması gerekenleri becerip yapamıyoruz diyorum.

Ama çatışma olunca balıklama dalıyoruz..

Çünkü, bizi boyunduruk altına almış çatışma kültürü attığı kementi çözmüyor ki…

Sevgi ve saygılarımla….

HABER BİLGİLERİ

Bu haber 13 Kasım 2013, 19:37 tarihinde Köşe Yazarları, Yazar 1 kategorisinde yayınlandı.

OKUNMA

Bu Haber 230 Kez Okunmuş..

PAYLAŞ

ETİKETLER

YORUM YAZIN